Sene 1998 ya da 99 mu ne, dişlerime tel takıldıydı o zamanlardan ancak yaklaşık biliyorum seneyi. Her hafta, belki daha az Şişli'de ortodontiste gidiyorduk. Almanya'da okumuş, görgülü, kültürlü bir insandı velhasıl. Eropa görmüş yani. Bir yerlerden tanıdıktı annemin bi arkadaşının ya da akrabasının Uğur Bey, soyadını hatırlamıyorum. Her gidişimizde bir süre muhabbet olurdu. Demişti ki:
"Bir Toplumun Gelişmişlik Düzeyi Kaldırımlarının Yüksekliği ile Ters Orantılıdır"
Bunu başka bir yerden kopyaladım, söylenen kelimesi kelimesine bu olmak zorunda değil, oraya geleceğim. Sonra eklediydi ortodontistanbul: "Bizde habitat için "bu kadar" (anladın sen onu) kaldırımlar yaptılar." Çok afili bir laf gibi gelmişti. Her kaldırım yüksekliği düşündükçe aklıma geldi bu gelişmişlik boy vermesi orda burda gezindikçe. Benim diz boyumda kaldırımlara tırmandıkça. Çok tuttuydum lafı.
Sene oldu 1998+x, 1998+y, bu lafı bir sürü insandan duydukça Uğur Bey ve kaybettiğim (o yüzden yamuk dişli kaldığım) tellerimi de andım tabi.
Şunu gördüm Düşler Akademisi ve Alternatif Yaşam Derneği tarafından "Herkes İçin Kentsel Tasarım" semineri yapılmış.
Artık sene oldu 2010, şu lafı edip de çok büyük bir laf etmiş olmayın. Ayıptır.
0 yorum:
Post a Comment