Mar 27, 2012

16. Gün - Bir zamanlar ben de deli gibi sevdim bi şarkı

Eskiden metal müzik dinleyen bir insan olarak şimdi onlarla çok haşır neşir olmasam da dinlediğimde hala hoşuma gider gibi bir durum da var..

Amma ve lakin, bir zamanlar hayvanlar gibin dinlediğim Incubus'e (Incubus'a?) dayanamıyorum nedendir bilinmez. Adamın sesi bana Kings of Convenience dinlemeyle aynı hissiyatı veriyor. 

Çok da hatırlamıyorum en sevdiğim hangisiydi ama sanırım bunu da pek seviyorumdur, gençliğin diğer kısmı gibi.. 

Neden acaba di mi aslında?

Mar 26, 2012

15. Gün - Beni anlatan bir şarkı

Baştan beri en bilemediğim bu şarkı idi. Geçen hafta pek düşündüm ve "Dresden Dolls - Missed Me"ye karar verdim. Çünkü ben gerçekten öyle bi insanım gerçekten. Daha karizmatik, daha sofistike, daha cool bi şey bulmak isterdim ama olmadı. Ilk diinlediğim zaman da aynısını düşünmüştüm. Şarkıyı dinlerken aklıma Esra geliyo belki ondan duymuşumdur. Ben biraz buyum şimdi olmasam da:

"missed me missed me now you've got to kiss me
if you kiss me mister you must think im pretty 
if you think so mister you must want to fuck me 
if you fuck me mister it must mean you love me 
if you love me mister you would never leave me
it's as simple as can be!

missed me missed me now you've got to kiss me
if you miss me mister why do you keep leaving
if you trick me mister i will make you suffer
and they'll get you mister put you in the slammer and forget 
you mister then i think you'll miss me won't you miss me 
won't you miss me

missed me missed me now you've got to kiss me
if you kiss me mister take responsibility
i'm fragile mister just like any girl would be
and so misunderstood (so treat me delicately!)"

Derken ondan vazgeçtim, şu an uzaklaştım ya da ve tüm zamanların en ben şarkısının bu olduğuna karar verdim. Hatta galiba Handan bana "Bu sensin." diye mi dinlettiydi? Yoksa o başka mıydı? Mutfakta neler oluyordu? Ben de bu kadar basitim:

Mar 24, 2012

13. Gün - Sizin sümüğünüzü atmayacağınız bir şarkı

Bunun İngilizce'si "A song that is a guilty pleasure". Sözlükte biri "mahçup zevk" demiş, işte aynen ondan. 

Bana bir yeri anlatan şarkıya bunu koymayı düşünmüştüm ta ki böyle bir başlık olduğunu görene kadar.

Keza hayatımın 1.5 aylık bir staj dönemini, o dönemde kazandığım arkadaşlarımı, Fransız özentiliğimin başlamasını hatırlatıyor bana. O zamanki 80 tane stajyere de sorsan o yazı sana anlatırken fonda da bu şarkıyı duyarlar. Öyle de dandik ama öyle de maruz kalmıştık ki "Aaaah yeter"lerden sonra bir nokta da artık keyif almaya başlamıştık. İşte şu an bende öyle kaldı. 

Bunu da önden önden koyayım da bitsin gitsin bu utanç: 

Mar 22, 2012

11. Gün - En sevdiğim gruptan bir şarkı

Önden gidiyorum çünkü ne yazacağımı biliyorum. Önden gidiyorum çünkü sıkıldım. (It's my party and i cry if i want to -bunu senden bildim Fatoş)

Bu şarkıyı anketi ilk gördüğümde biliyodum. Çünkü bu benim theme song'um. (Ally Mcbeal falan izlemiyosanız bu biraz yavan oldu burda biliyorum.)

Anısını anlatayım isterim, tutmayın küçük enişteyi:

Aydan -ki anlat iyi oluyor demişsin =)-, Zeynep, Beng ve Enip ile Avrupa karasularında yol alırken, Brüksel'e vardıydık tam. Enise'nin akrabalarına gidecektik. Mustafa Abi'yi bekliyorduk arabada. 25 Ocak 2006. Tam 12 oldu. 26 Ocak 2006. Radyoda Strokes çalıyordu ve 12.51 idi tam. "Kiss me now that i'm older." dediydi 00.00'ın yakın bir geleceğinde ve ben de kızlara dediydim.

Sonra da bunu yaptım zaten:

183_23000027032_556752032_592692_3160_n

Her doğum günümde, saati her 12.51 gördüğümde; her Cuma günü birlikte dışarı çıkmak istediğimde (Friday nights have been lonely, change your plans and then phone me.), benimle her konuşulmadığında (Talk to me now i'm older)..

 

10. Gün - Beni uyutan bir şarkı

Carissa's Wierd "o söylendi" olduğu için, bir de böyle uyurum. Şarkı dediğim için çarpılmam umarım.

Mar 21, 2012

En "bence de" söz.

"Opinions are like nipples, everybody has one. Some have firm points, others are barely discernible through layers, and some are displayed at every opportunity regardless of whether the audience has stated "I am interested in your nipples" or not. Cats have nineteen."

Bence çok komik adamdan

Mar 20, 2012

9. Gün - Dans edebileceğim bir şarkı

Özen'le şarkımız.

Bu şarkıda şuursuz, robot, puş puş, neyse oluru dans edebiliriz.

Öyleydi yani gençken.

 

Mar 19, 2012

8. Gün - Sözlerini ezbere bildiğim bir şarkı

Bana çok salak birini hatırlatsa da, çok jenerik olsa da bu şarkıya olan hislerim değişmez.

     

Seni çok seviyorum Frank. Hala en sevdiğim ve hayalimdeki yay burcu erkeğisin, orda hata yok =)

Mar 18, 2012

7. Gün - Bana bir olayı hatırlatan şarkı

Jose Gonzales affetsin bu şarkıyı The Knife'tan dinlemesem sevmezdim heralde. 

Hikayenin başından alasım var. When i was erasmusing..

Pasaportumu kaybettimdi ben. Bence okulda fotokopi makinesinin içinde unuttum, arkadaki "Sarı"nın bana selam vermesinin heyecanıyla. Bence hala onda pasaportum. Türk düşmanı falan. Ya da o da bana "Noir" falan diyodu. 

Pasaportumu kaybettiğimi, arabayı çoktan kiralandık ve yola çıkmaya hazır olduğumuz an anladım. Gittiğimiz yer de Schengen toprakları değil, Isviçre iken. "Ben gelemiyorum, siz gidin." dedim. Yanımdaki insanlar Polonez ve Romantik ve Türk olmasaydı, muhasır medeniyetlerden insanlar olsaydı, "Aaa putain, je suis désolé." der ve yollarına giderlerdi. "Olmaz." dediler. Okula gittik kapalıyken, fotokopi makinesine bakmaya, ne duracaksa orda? Paul'ün "Belki bulup şuraya koymuşlardır." gazıyla alarmı öttürdük, adamı evinden getirttik, tribi yedik. Tabii ki bulamadık. Bulduğumuz çözüm ise harikaydı: Pasaportsuz gitmek. Hatta yanıma Zeynep'in pasaportunu aldırdılar, "Toplu olarak 5 tane pasaport veririz, bakmazlar zaten." diye.. Sınırda plakaya baktılar, bize baktılar, geçirttiler. Sonrasında park cezası yüzünden karakola gitmek zorunda oluşumuz ise çok şirin olduydu. Dünyamda en çok güldüğüm an da o tatildi zaten.

Ben pasaportsuz, sınır gerginliğiyle yola çıkmış iken, artık ne tarafından bilmem anayola çıktığımız an; direksiyonda Filip, Heartbeats açmıştı. Yola çok sinematografik bir başlangıç olduydu. Bu şarkıyı, öncesinde de sonrasında da çok kere dinledim, Antony and the Johnsons konseri öncesi -benim için öyle geçiyor- Jose Gonzales'ten de dinledim ama hep o yola çıkış geliyor aklıma. 

Mar 17, 2012

6. Gün - Bana bir yeri hatırlatan şarkı

Yine aslında bir sürü şarkının bir sürü yeri hatırlatma kabiliyeti içinden, yer vermek istediğim şarkıyı seçtim. 

"Me and You and Everyone We Know" denen, sanırım Armağan yüzünden merak ettiğim filmi aldı bir gün Zaydemir. Village Olympique denen geçici gecekondudan hallice yurt odamızda izledik, bütün bir sene yaptığımız gibi, muhtemelen Zeynep'in odasında.

Kadına çarpıldıydık, film kendi çarptıydı. Izlediğim en güzel ve en dar ve aynı zamanda en mutlu aşk filmi olabilir. Bi süre replikler dolandı durdu. Hala hatırlıyomuşum meğerse bazısını.

"We have a whole life to live together you fucker, it can't start until you call." farz-ı misal.

Sonra koridorda bir süre bu şarkı duyuldu. Ben dinlerdim, Zeynep dinlerdi. Zeynep'in odasına giderken, odadan çıkıp tuvalete giderken 2.02'lik Fuck fon müziği olduydu. Dönünce de dadandığım, uzun zaman sonra andığım anlar oldu ama o koridorun odamın kapısından görünüşü geliyor aklıma.

Filmde nasıl olduğu da şurdan gelsin: 

Neden gödelek bir yerinde kestiğini anlasaydım iyiydi ama filmdeki o yün ısırmışsın hissiyatını da iyi anlatıyo.

PS. Macaroni.  

Mar 16, 2012

5. Gün - Bana birini hatırlatan bi şarkı

Bende fil hafızası olduğu için bir sürü güzel ya da kötü şarkı, bir sürü güzel ya da kötü insanı hatırlatıyor.

Burada da tabii ki şarkı değil insan seçiyorsun ve seni seçtim Pikachu.

Gmail'in bir süredir bana "You are almost out of space for your Gmail account. Once you run out of space, you will not be able to send or receive any emails until you delete some items." demesinin en önemli sebeplerinden biri Fatoş.

Şarkıyı bana ne zaman gönderdiğini bilmek için arama yapiyim dedim içinde kayboldum. Amy Winehouse rahmetlisinden de pek hazetmez idim, sıkıcı ve bunalım gelirdi. Eh yani di mi? Belki beni alıştırma turlarıdır. 

PS. Dün "i might be leaving soon" olan mesajımız bugün "won't you be my baby?" gibi oldu evet. Zaten ben o "i might be leaving soon"u "i might believe in soon." gibi duyuyorum. Dün havalar beni mutsuz kılmış. Allah kıldırmasın.

Mar 15, 2012

4. Gün - Beni mutsuz eden bi şarkı

Bu sefer de mutsuzluktan bahsediliyorsa, orada Carissa's Wierd olması gerek. Nerden girdiler benim mutlu ve huzurlu hayatıma hatırlamıyorum tam. Last.fm'den kendim kaşındım olabilir, Bart olabilir mutsuz şarkılar o zaman ondan gelebileceği için.

Bir ara sürekli dinlerdim, bi de dinleyerek uyurdum. Gerçekten bütün albüm, zaten adından belli "Songs About Leaving", o zaman da şimdi de sanki çok pis bir terkediyormuşsun, ölüyormuşsun ya da terkedilmişsin ve sevdiğin birini kaybetmişsincesine pis bir his, bir boğaz düğümü bırakıyor insanda. 

Bi yandan da bu mutsuzluğun zahiri olduğu ferahlığı güzel geliyor-du sanırım.

Gerçekten böyle bir dertte olsan hayatta kaldıramazsın böylesini. Ya da bunu yaşıyorsan ve sana dert değilse kaldırabilirsin. O derece diyorum bak. 

En mutsuzu mu bilmiyorum, albümden herhangi bi şarkı da bu posta olurdu, ama sanırım şu an bana en yakını olan, So you wanna be a super hero misal. Sözler manidar, hayatının o döneminde varsa daha yakınsın ama illaki bi döneminde hissetmişsindir durumlar. 

"My life is full of what's not here, I'll go away and save myself. I'll make you proud someday. I just won't be around to see you face."

Bu da mı gol değil?

PS. Mutsuzluktan dağıldılar sanıyoruz ama dağılmasalardı bi aşık falan olsalardı iyiydi.

 

 

3. Gün - Beni mutlu eden bi şarkı

Böyle bir ankette bütün hayatını gözlerinin önünden geçiremiyosun, he hatırlasan bile son zamanlarda olan bitenler üzerinden gidesin geliyor. Yoksa çakıcaktım buraya bir "Beatles, I Wanna Hold Your Hand." ama vazgeçtim.

Bu şarkı hayatıma radyolardan girdi sanırım, ben de anlamadım ama kendimi üstüste olmak suretiyle gün boyu dinlerken buldum.

2. Gün - En az en sevdiğim şarkı

Buraya her gün yazmak gerek idi evet biliyorum, en procrastine edilmeyecek konu idi ama işte "you know, the strips on a lion are hard to change." 

Least favorite ne demek çok çözebilmiş değilim. En sevmediğim şarkı olsun dedik. En sevmediğim şarkı muhtemelen dinlemediğim adamların şarkılarıdır ama o da neyse.. En sevmediğim şarkıyı burda anons etmek niye gerekli onu da bilmiyorum. 

Burada sevilmeme gibi bir durum ve müzik var ise benim icin orada Kings of Convenience'dan bahsetmek gerekir. O ses ve sanki o hepsi aynı gıygıy şarkının melodisi olan o melodi var ya o melodi, onu duyduğumda hissettiğim tiksintiyi anlatmam bilmem mümkün mü?

Gencecik insanlarsınız, ne işiniz var böyle sıkıcı şeylerle anlamıyorum ki?!

Hangi şarkı -sanki pek fark varmış gibi- bilmiyorum o hep duyulan, farkı varsa da ben zaten o kadar olayın içinde değilim. Bu gibi geldi:

En sevmediğim şarkıyı burda anons etmek niye gerekli onu da bilmiyorum ama klip zaten sadece Youtube'de izlenebiliyomuş, gitmeyin bence.

Kişisel PS. "A niye devam etmiyosun, shame on you" diyen sensin Fatoş biliyorum. =)

Mar 12, 2012

1. Gün - En sevdiğim şarkı

Son dakikalara kadar başka bir şarkı diye düşünüyordum ki daha önce de bahsetmişliğim olan The City, The Airport adını gördüğüm anda daha ağır bastı.

2006 yılında o zamanlar dadandığım podcastlerden birinden keşfettiğim için sanki daha özelmiş, bana aitmiş gibi hissediyorum belki de. Bu şarkının anısı sadece benimle. Film ya da insan yok arada. Fransız aksanıyla anons eden bir DJ var arada sadece. Böyle deyince de bir soğuma gelmedi değil.

CSS remix halini daha çok seviyorum ama eye benzediğini göstermek için böyle daha iyi sanırım.

   

Loney, Dear'a zamanında mesai harcadım ama başka bir şarkısı beni çok cezbetmemişti. Belki şimdi olabilir. 

30 günlük acı başlasın.

C990fe20e5bda34faa638f7918e9b0

FatSen yine beni zorlayacak bi zamazingo gönderdi. 30 günde 30 tane şarkı bulma zamazingosu.

Türkçeleştirmeyeüşendiklerimizden:

Day 01 - Your favorite song
Day 02 - Your least favorite song
Day 03 - A song that makes you happy
Day 04 - A song that makes you sad
Day 05 - A song that reminds you of someone
Day 06 - A song that reminds of you of somewhere
Day 07 - A song that reminds you of a certain event
Day 08 - A song that you know all the words to
Day 09 - A song that you can dance to
Day 10 - A song that makes you fall asleep
Day 11 - A song from your favorite band
Day 12 - A song from a band you hate
Day 13 - A song that is a guilty pleasure
Day 14 - A song that no one would expect you to love
Day 15 - A song that describes you
Day 16 - A song that you used to love but now hate
Day 17 - A song that you hear often on the radio
Day 18 - A song that you wish you heard on the radio
Day 19 - A song from your favorite album
Day 20 - A song that you listen to when you’re angry
Day 21 - A song that you listen to when you’re happy
Day 22 - A song that you listen to when you’re sad
Day 23 - A song that you want to play at your wedding
Day 24 - A song that you want to play at your funeral
Day 25 - A song that makes you laugh
Day 26 - A song that you can play on an instrument
Day 27 - A song that you wish you could play
Day 28 - A song that makes you feel guilty
Day 29 - A song from your childhood
Day 30 - Your favorite song at this time last year

Ben kendimi biliyosam 05'te bırakırım ama kismet bu işler.

Mar 4, 2012

48 things about me

Screen_shot_2012-03-04_at_3

Fatos dedi yap dedi:

1. What time did you get up this morning?

1150

2. How do you like your steak?

Bien cuit

3. What was the last film you saw at the cinema?

Ayıp oldu ama çok oldu. neydi ya?

4. What is your favorite TV show?

Tüm zamanlarsa Friends, şu zamanlarsa House MD

5. If you could live anywhere in the world where would it be?

A city that never sleeps. İlk harflere baksana: NY

6. What did you have for breakfast?

Big Mac gibin tost yaptım.

7. What is your favorite food?

Beğendi mi acaba?

8. Foods you dislike?

İşkembe mi acaba? Ya da diğeri, paça mı? O kadar bilmiyorum. Soğanı bol her şey olabilir.

9. Favorite place to eat?

Ara Kafe olabilirdi alkol olaydı o yüzden Miss Pizza

10. Favorite dressing?

Ricotta'lı bişe var çogüzel.

11. What kind of vehicle do you drive?

Autocad =P

12. What are your favorite clothes?

Elbise. Bi de pijamalardan hoşlanıyorum.

13. Where would you visit if you had the chance?

Machu Pichu

14. Cup 1/2 empty or 1/2 full?

1 Cup. Sıvı dediğine güven olmaz; kedi içer, buharlaşır, pis olur..

15. Where would you want to retire?

Güney Fransa. Bilemedim attım. İstanbul olsun.

16. Favorite time of day?

Çalışıyosam iş çıkışı ya da öğlen. Çalışmıyosam bütün saatler benim çocuğum gibi. Ama sosyal akşamlar güzeldir.

17. Where were you born?

Zeynep Kamil

18. What is your favorite sport to watch?

Basketbol zannımca.

19. What is your favorite fragrance?

Clarins suyu.

20. What is your favorite face cream?

Killi falan.

21. Favorite baby/kids products?

Cici bebe?

22. People watcher?

Bakarım hatta çok pis görerim.

23. Are you a morning or night person?

Morninglerde bende sıkıntı yok aslında ama etrafta pek insan olmuyo.

24. Do you have any pets?

Ben mi pet, Kibrit mi bilmem ama böle bişe var.

25. Any new and exciting news you’d like to share?

Öyle sandığım bi şeyin öyle olmadığını öğrendim, bana yeni haber oldu, exciting denilemez tabi, disappointing denebilir.

26. What did you want to be when you were little?

Mimar.

27. What is your favorite memory?

Aslında belaydı ama anlatırken eğlendiğim içün Özen'le uçak kaçırmamız.

28. Are you a cat or dog person?

Karizmatik bir köpek insanıydım, ta ki Kibrit camdan gelene kadar.

29. Are you married?

No, i do.

30. Always wear your seat belt?

Ön koltukta yes.

31. Been in a car accident?

Arka koltukta yes. Minik.

32. Any pet peeves?

Yılan ya.

33. Favorite pizza toppings?

Ricotta.

34. Favorite flower?

Orkide =)

35. Favorite ice cream?

Tiramisulu

36. Favorite fast food restaurant?

Özledim yağının kokusunu özledim: Quick! Ama Arby's'in yeri de bi ayrı.

37. How many times did you fail your driver’s test?

Bizde kalınmıyo ya geçiyosun.

38. From whom did you get your last email?

Fatoş'tan bu soruların olduğu aldım. Sayılmazsa yine Fatoş'tan, gönderdiğim emayile cevap emayili aldım.

39. Which store would you choose to max out your credit card?

IKEA

40. Do anything spontaneous lately?

Yalnız kaldıkça dışarı çıkar oldum.

41. Like your job?

Bayılıyorum işsizliğe =P

42. Broccoli?

Yes, i do.

43. What was your favorite vacation?

Erasmus
.
44. Last person you went out to dinner with?

Enip

45. What are you listening to right now?

Boombox

46. What is your favorite color?

Black is the old black.

47. How many tattoos do you have?

Gelme üstüme gelme.

48. Coffee drinker?

Ofkorz