Jun 7, 2010

kanda yok

türk insanında mevcut kabalıklar v.35327:

yayaya yol vermemek, yol verirken geç geç yapmak bir önceki dersimizde demiştik.

yolda yürürken, ayakta dikilirken, otururken kadına yol vermemek, değmemek için özen göstermek,
toplu taşıma aracında o otururken önüne geçip dikilmemeye özen göstermemek. gibi ben ana fikri verdim gerisini siz doldurun durumlar mevcut.

bugün beni üzen şu oldu: atm sırası beklerken dibine girmek türklük göstergesi heralde. bu en büyük öküzlüklerden biri. ne yaptığını izleyeni de baki. uzatınca cık cık yapan da var.

burada muhasır medeniyet tecrübelerimden bahsetmeden edemeyeceğim:

polonya'nın nerdeyse köyü lodz'da kaldığım sürenin ilk iki günü benim için halk sokakta alakasız bir yerde sırada bekleyen tiplerdi. bir iki gün (yeminlen) insanların sokakta neyin sırasını beklediğini anlamadım. lehlerin gözünde bir sanal gerçeklik cetveli var atm'de işi olanın arkasından ben atayım 2 metre diye ama en az 1 metre ki (yeminlen) daha fazla ölçerek uygun adım berisinde duruyor. 5 sene geçti hala gözümün önünde keratalar.

bir de küçük bir grup insan içinde (2'den başlar 3-5'e kadar gider) telefonla konuşmak bence ayıptır. teke teksen karşı tarafı göt gibi bırakmak gibi bir handikapı varken 3-5 kişi varsa da onları da kitliyor oluyorsun. eğer konu herkesi ilgilendiriyorsa zaten hep beraber müdahaleli bir görüşme gerçekleşir ama kendi özel hayatına ya da en azından kendine, kendi işine, kendi köpeğine dair bir şey varsa karşı taraf hem dinlememeye çalışır hem sen orda konuşurken kendi konuştuğundan, dinlediğinden bir şey anlamaz. o yüzden herkes susar. herkes içinden tuttuğu takımın 11'i sayar dinlemiyo gibi davranmak zorunda hisseder ama inadına kulağı duyar. böyle durumlarda kalkınız gidiniz efendim, yalnızsanız hele ki deyiniz bakmam lazım diye. sonra sen kalkmayınca bildiğini bilmiyo olması gerekir.

kaldırımın ve yolun erkek tarafı diye bir şey var. erkek araba olan yerde yürür. karşıdan karşıya geçilecekse önce sağa sonra sola geçilir. ama tabi bunu çocuğuna yapmayan var yanındaki kadına mı yapıcaklar?

kibarlık düğün kıyafetiyle giyilen bir şey değildir. eğer erkeklerin kadınlara yapması gereken kibarlıktan bahsediyorsak da sadece damına gösterilen bir tavır değildir. sadece hayatındaki kadına kibarlık yapmanın pek bir anlamı yok. yanındaki kadına kapıyı tutup, içeri girenin suratına kapıyı patlatmanın literatürde yeri yok.

bunların devamını getireceksiniz siz çılgın türkler.

evet çocuklarım çok şanssız biliyorum, kes.

3 yorum:

mergiz said...

otobüs sırası beklerken apaçinin teki iyice bana yaklaştı, ben de "kişisel alanıma giriyosunuz ama!" dedim, "bıyır?!" diye de bi cevab yedim. 2 adım ötede dur hödük çok mu zor! bu da böyle bi anımdır.

soner said...

alışmamış popoda iç çamaşırı durmaz, ille de düşerim dermiş.

bu epigraftan sonra bir anımı anlatmak istedim. atm'den para çekmekte olan yaşlıcana bir kadını işlemi sırasında rahatsız etmemek için şöyle bir metre kenarında bekliyordum. kartımı da cüzdandan çıkartıp elime almıştım ki, "gitti bizim emekli maaşı" terlerini dökmesin kadıncağız. neyse, biz ya da sanırım sadece ben bu paranoyalar denizinde yüzerken kadının işlemi bitti. tam ben atm'ye yönelmişken diğer taraftan bir kız gelip geçti makinanın başına. kibarlığı elden bırakmadan hakkını savunan bir tonlamada "yalnız ben sıradaydım" dediğimdeyse, kızın ağzından homurtular eşliğinde "hayır, aynı anda geldik ama tamam haydi buyrun" kelimeleri döküldü.

enola is gay said...

evet ben o polonya'da gordum ozentiligini yabmak istedim ama o zaman da cok uzakta kalinca millet anlamiyo, araya giriyo falan diye sen de onun onunde olmak zorunda kaliosun falan. sacma bi ortam.